Tıbbi Terminoloji 4. Ünite Özet

Burak
Aralık 7, 2015

Ünite 4: Santral ve Periferik Sinir Sistemi Tıbbi Terimleri

Giriş

Santral ve periferik sinir sistemleri yapısal birim olan sinir hücrelerinden oluşur. Sinir hücrelerine nöron denilmektedir. Nöronlar çeşitli biçim ve büyüklükte olabilirler ve sinirsel uyarıları elektriksel ya da kimyasal yolla iletirler. Sinir sisteminde milyonlarca nöron bulunur. Nöronlar genel olarak hücre gövdesi ve uzantılar olmak üzere 2 kısımdan oluşur. Sinir sisteminde sadece sinir hücreleri bulunmaz, bunların yanı sıra santral sinir sisteminin kütle olarak yarısını oluşturan, sayıca da nöronların yaklaşık on katı kadar olan yardımcı hücreler vardır, bunlara glia hücreleri denir.

Santral ve Periferik Sinir Sistemi  Hakkında Genel Bilgiler

Sinir sistemi vücuttaki uyarılma, değerlendirme, uyarma görevlerini etkili ve hızlı bir şekilde gerçekleştirir. Sinir sistemi yapı ve görevlerindeki farklılığa dayanarak iki kısıma ayrılır. Bunlar merkezi (santral) ve çevresel (periferik) sinir sistemidir.

Santral Sinir Sistemi

Santral sinir sistemi özel sinirsel organlardan oluşur. Bu organlar;

  1. Beyin
  2. Beyincik
  3. Beyin Sapı
  4. Omurilik

Beyin: Santral sinir sisteminin en önemli organıdır. Kafatası içerisinde bulunur ve kafatası kemikleri beyni çarpma, vurma, darbe, mikroplar gibi dış etkilere karşı korur. Sağ yarım küre vücudun sol, sol yarım küre vücudun sağ tarafını yönetir. Vücudun irade merkezi olan beyin, vücutta bilinçli şekilde yapılabilen yaşamsal olayları yönetir. Her bir beyin yarıküresi 4 adet bölümden oluşur. Bölümlere ‘lob’ denir. Frontal lob, beynin ön kısmında yer alır, hareket merkezi, kişilik merkezi ve konuşma merkezi bu lopta bulunur. Temporal lob, kulağın üzerindeki beyin bölümüdür, işitme merkezi, öğrenme ve bellek merkezleri bu lobda bulunur. Oksipital lob, beynin arka kalan kısmıdır, görme merkezi bu lobda yer alır. Parietal lob beynin üst- orta kısmında yer alır, duyu merkezi ve konuşma merkezi bu lopta bulunur.

Beyincik: Beyincik vücudun denge organı olup düzenli kas hareketlerinin yapılmasını sağlar. Beyincik kulaktaki  yarım daire kanalları, ayak tabanındaki ve gözdeki duyu hücrelerinden aldığı uyarıları değerlendirir. Değerlendirme sonucunda beyinle etkileşerek iskelet kaslarının çalışma tempo ve düzenini ayarlar.

Beyin Sapı: Beyinin alt kısmıdır ve yapısal olarak aşağıya doğru omurilik olarak devam eder. Beyin ile vücudun geri kalan kısmı arasındaki bütün sinir bağlantısı buradan geçtiğinden hayati öneme sahip bir bölgedir. Görevleri, beyinle omurilik arasında sinirsel bilgi iletimini sağlamak, kalp, akciğer, bağırsak, mide, damar gibi iç organların istemsiz çalışmasını düzenlemek, çiğneme, yutma, nefes alma, aksırma olaylarını kontrol etmektir.

Omurilik: Omurganın içinde, boyundan kuyruk sokumuna kadar uzanan ve ortasında yine boydan boya bir kanal içeren santral sinir sisteminin bir parçasıdır. Birinci bel omurunun alt kenarına kadar devam eder; buradan itibaren sinirler atkuyruğu şeklinde yayılır. Omurilik, ani ve güçlü etkilere karşı istemsiz tepki gösterilmesi (refleks) olaylarını kontrol eder, ayrıca beyin, beyin sapı ile diğer vücut organları arasındaki sinirsel iletiminin devamlılığını sağlar.

Periferik Sinir Sistemi

Beyin ve omurilik ile hedef organlar arasında bağlantı oluşturan sinirlerdir. Periferik sinir sistemi iki kısımda incelenir:

  1. Somatik sinir sistemi
  2. Otonom sinir sistemi Somatik sinir sistemi:
  • İstemli faaliyetlerin yürütülmesini sağlar.
  • Beyin ve omurilikten çıkan sinir çiftleridir.
  • Sinirlerin çapları büyüktür, iletimleri hızlıdır.
  • İşlevlerini kaybettiklerinde       ilgili         kaslar görevlerini yapamaz ve körelir.
  • Santral sinir sistemi ile hedef organ arasında tek nöron
  • Uyarı oluşumu ve engellenmesi santral sinir sistemi tarafından kontrol

Otonom sinir sistemi:

  • İstem dışı çalışan yapı ve iç organların denetimini sağlarlar.
  • Santral sinir sistemi ile hedef organ arasında ganglionlarla bağlantılı iki nöron görev alır.
  • Çapları küçüktür, ileti hızları yavaştır.
  • İşlevlerini kaybettiklerinde hedef yapıda gerileme ve atrofi görülmez.
  • Otonom sistem hedef yapıya sempatik ve parasempatik olmak üzere iki zıt özellikte sinir gönderir.
  • Uyarı oluşumu ve engellenmesi hem santral sinir sisteminde hem de ara ganglionlarda gerçekleşir.

Santral Sinir Sistemi Anatomik Terimleri

Serebrum: Beyin | Serebellum: Beyincik. | Medulla spinalis: Omurilik
Encephalon: Beyin ve beyincik. İkisine birden verilen isim. Tüm beyin.

Kortex: Beyin ve beyincikte dış katman. Sinir hücreleri bu katmanda bulunur.

Medulla: Beyin ve beyinciğin iç katmanı.

Meninks: Beyin, beyincik ve omuriliğin çevresini saran, koruma amaçlı üç zara verilen isim.

Dura mater: Beyin, beyincik ve omuriliği saran zarlardan en dışta olanıdır. Serttir. Beyin ve beyincikte kafatası kemiklerine yapışık, omurilikte omurlara yapışık değildir.

Arachnoidea: (Örümcek zar) Beyin, beyincik ve omuriliği saran zarlardan ortada bulunan zardır.

Piamater: Beyin, beyincik ve omurilik dokularını saran en iç zardır. Oldukça yumuşaktır.

Medulla spinalis: (Omurilik) Merkezi sinir sisteminin omurga kanalı içindeki bölümü.

Myelon: Omurilik.

Kanalis sentralis: Omuriliğin ortasında, boyuna uzanan kanal. İçinde beyin omurilik sıvısı bulunur.

Medulla oblangata, bulbus: (Omurilik soğanı) Beyinin omurilikten önceki soğan şeklinde bölümü.

Pons: Omurilik soğanı ile beyin gövdesi arasında kalan bölüm.

Ventrikül: (Karıncık) Beyinde bulunan boşluklar. Dört tanedir. İçlerinde beyin omurilik sıvısı bulunur.

Hemisifer: Beyin yarım kürelerinin her biri.

Nöron: (Sinir hücresi) Beyin, beyincik, omurilik ve ganglionlarda bulunur.

Nöroglia: Merkezi sinir organlarında nöronlar arasını dolduran ve sinir dokuya özgü bağ doku.

Substantia grisea:(Gri katman) Boz katman Omurilikte içte, beyin ve beyincikte dışta bulunur. Sinir hücreleri bu katmanda olur.

Substantia alba: (Ak katman) Omurilikte dışta, beyin ve beyincikte içte bulunur. Burada glia hücreleri ve sinir hücrelerinin uzantıları görülür.

Dendrit: Sinir hücresinde hücreye ağaç görünümü veren kısa kalın uzantılar. Bunların sayıları birden çok olur ve dallanır.

Sinaps: Uyarıların; bir sinir hücresinden bir sinir hücresine ya da sinir hücresinden bir vücut hücresine geçirilmesini sağlayan bağlantılardır.

Vertebra: Omur kemiklerinin her birine verilen ad.

Discus intervertebralis: Omur kemikleri arasında bulunan, yastık görevi yapan kıkırdak halka.

Nukleus pulposus: Discus intervertebralisin içinde bulunan, büyük bir kısmı sıvı olan çekiredek kısmı.

Lamina: Omurga kanalını kaplayan omurga kemiğinin arka kısmı.

Spinöz proçes: Omur kemiğinin arka dikensi çıkıntısı.

Periferik Sinir Sistemi Anatomik Terimleri

Epineurium: Bir sinirde epinöryumdan içeriye doğru sokulan ve siniri sinir teli demetlerine ayıran bağ dokudan bölmeler.

Endoneurium: Bir sinirde her sinir teli çevresini saran çok ince bağ dokudan kılıf.

Neurofibra: (Sinir teli) Sinir hücresine ait akson ve bunu saran kılıflardan oluşur. Sinir telleri bir araya gelerek sinirleri yaparlar.

Ganglion: Merkezi sinir sistemi organları dışında sinir hücresi içeren düğüm şeklindeki oluşumlar.

Vücudun belli bölgelerinde bulunur. Sinir hücresi içerir.

Santral ve Periferik Sinir Sistemiyle İlgili Semptomların Terimleri

Sefalji: Baş ağrısı. Vertigo: Baş dönmesi.

Afazi: Fiziksel yeteneği olmasına ve kişinin istemesine rağmen, konuşamama. Merkezi konuşamama hali.

Senkop: Kısa süreli bilinç kaybı, bayılma.

Stupor: Hastanın, ancak şiddetli uyaranlarla kısa bir süre için uyanık duruma getirilebildiği tepkisizlik durumu.

Koma: Uyandırılmanın mümkün olmadığı tepkisizlik durumu.

Konfüzyon: Bilinç kaybı ile seyreden nöbet.

Konvülsiyon: Anormal beyin uyartıları sebebiyle kasların istem dışı kasılmaları, nöbet geçirme, epilepsi.

İllusion: (Yanılsama) Çevreden gelen uyarımların yanlış algılanması sonucu oluşan psikotik ve organik ruhsal rahatsızlıklarda görülen belirti.

Halusinasyon: Olmayan bir çevre uyarımının sanki varmış gibi yaşanması, örneğin kulağa gerçekte olmayan sesler gelmesi gibi.

Delirium: İrritabilite, korku, görsel hallusinasyonlar ve bazen de çevreyle ilişkilerin tam anlamıyla kopması gibi özellikler gösteren bir rahatsızlık.

Romberg: Ayakta, gözler kapalı ve ayaklar bitişik iken dengenin devamlılığının bozulması, dengenin sağlanaması.

Anksiyete nevrozu: Birdenbire ortaya çıkan, zaman zaman yineleyen, çoğunlukla bedensel, fizyolojik belirtilerle birlikte olan aşırı kaygı durumudur.

Fobik nevroz: Anlamsızlığı, gereksizliği, mantıksızlığı, yersizliği hasta tarafından kabul edilen; ancak denetlenemeyen, engellenemeyen bir korku durumudur.

Lumbalji: Bel ağrısı. Dorsalji: Sırt ağrısı.

Apraksi: Belli bir amaca yönelik hareketi istenilen şekilde yapamama.

Dizartri: Kelimeleri normal şekilde heceleyerek konuşamama, kekemelik.

Atetoz: Ellerde ve el parmaklarında ara vermeksizin birbirini izleyen çeşitli yönlerde bükülüşlerle belirgin istem dışı hareketler.

Akalküli: Hesap yapamama.

Santral ve Periferik Sinir Sistemiyle İlgili Laboratuar Terimleri

Elektromyografi (EMG) : Sinir iletiminin ölçümü. Doğrusal elektrik akımı kullanılarak, sinirlerin elektrik iletme fonksiyonları ve kasların da bu elektrik desarjıyla ortaya çıkardıkları potansiyellerin ölçülmesi.

Elektroensefalografi ( EEG) : Beyindeki sinir hücreleri tarafından hem uyanıklık, hem de uyku halindeyken üretilen elektriksel faaliyetin kâğıt üzerine beyin dalgaları halinde yazdırılmasıdır.

Bilgisayarlı tomografi: Seri kesitlerle röntgen ışınları kullanılarak yapılan radyolojik görüntüleme yöntemi.

Manyetik Rezonans İmaging (MR) : Manyetik alan yardımıyla beyin – omurilik gibi yumuşak dokuların görüntülenmesi

Myelografi: Omuriliğe kontrast madde verilerek çekilen omurilik röntgeni

Lomber ponksiyon: Bel omurları arasından iğne ile girilerek beyin omurilik sıvısından örnek alınması.

Diskografi: Omurlar arasında bulunan diskin çekirdeğine kontrast madde verildikten sonra görüntü alınması.

Elektrokonvulsif terapi (EKT) : Özellikle ağır depresyonlarda olmak üzere psikiyatrik hastaların beyinlerinde elektrik deşarjı oluşturularak yapılan tedavi yöntemi.

Glaskow koma skalası: Kafa travması olan hastada nörolojik durumun belirlenmesinde kullanılan 3’den 15’ e kadar olan puanlama sistemi. En ağır hasta 3 puan, en iyi hasta 15 puan.

Santral ve Periferik Sinir Sistemiyle İlgili Tanı Terimleri

Tuzak nöropati: Periferik sinirlerin sıkışmasıyla oluşan sinir zaafiyeti

Mikrosefali: Başın normalden küçük olması.

Makrosefali: Başın normalden büyük olması. Amnezi: Hafıza kaybı, unutkanlık.

Obsesif-kompülsif bozukluk: Düşünce ve mantık düzeyinde ortaya çıkan, anlamsızlığı, gereksizliği, yersizliği, hasta tarafından kabul edilen, hastanın irade ve isteği dışında inatçı biçimde sürekli olarak yineleyen takıntılı düşünce ve davranışlar.

Histeri: Genellikle benliği olgunlaşmamış olanlarda, çatışmalardan kaynaklanan, bastırılmış, denetlenmiş, engellenmiş, ertelenmiş duygu ve düşüncelerin bedensel ya da ruhsal belirtilerle açığa çıkan bir nevrozudur.

İntraserebral hemoraji: Beyin dokusu içine kanama.

Epidural hemoraji: Kafatası kemiği ve dura mater arasına olan kanama.

Subdural hemoraji: Dura mater ve beyin dokusu arasına olan kanama.

Meningitis: Beyin ve omurilik zarlarının iltihabı. Myelitis: Omurilik iltihabı

Hypokondriazis: (Hastalık hastalığı). Kişinin sürekli bir biçimde sağlığı hakkında aşırı kaygılanması, kendinde gerçekle olmayan hastalıklar görmesi ile belirgin ağır bir psikonevroz türüdür.

Konversion: Kişinin iç dünyasındaki bir çatışmayı simgesel bir biçimde dışa vurmasına yol açan, bedeninde ortaya çıkan duygusal veya hareketsel işlevlerinde bozulmadır.

Depresyon: (Ruhsal çöküntü) Üzüntü ve enerji azalması, yorgunluk ve umutsuzluk belirtilerinin yanı sıra kişinin benlik saygısının azalması ve suçluluk duygularının görüldüğü, ileri şekilde psikotik düşünce bozukluklarının ve intiharların tabloya eklendiği bir duygu durum bozukluğudur.

Mani: Aşırı neşelenme, hareketlerde ve enerjide artış, gerçeği değerlendirme yetisinde bozulma gibi, belirtilerle seyreden depresyonun karşıtı bir duygu durumu bozukluğudur.

Sizofreni: Ruhsal işlevlerin hemen tamamının büyük ölçüde hasara uğradığı, kesin nedeni ve tedavisi henüz bulunamamış olan ağır bir psikotik hastalık.

Psikoz: Hastanın gerçeği değerlendirmesinde, düşünce içeriğinde, duygulanım, algılama ve davranışlarında ileri derecede bozulmalar yapan ağır ruhsal hastalıklara verilen genel addır.

Psikonöröz: Hastaların gerçeği değerlendirmesinin ileri derecede bozulmadığı, yaşama sınırlı da olsa uyum gösterebildiği anksiyete, obsesif-kompulsif bozukluk ve fobik bozukluk gibi psikiyatrik rahatsızlıklara verilen genel addır.

Epilepsi:  (Sara)  Beyin  fonksiyonunun  kısa  süren krizler şeklindeki, tekrarlayan hastalığı. Birdenbire ortaya  çıkan ve kısa süren kriz sırasında bilinç değişiklikleri, aşırı hareketlilik, duyusal olaylar ve uygunsuz davranışlar görülür.

İnsomnia: Uykusuzluk.

Narkolepsi: Tekrarlayan uyku nöbetleri. Uyku hastalığı.

Hipertansif ensefalopati: Şiddetli hipertansiyonlu hastalarda kendini baş ağrısı, konfüzyon veya stupor ve konvülsiyonla belli eden akut veya subakut durum.

Poliomyelitis: (Çocuk felci) omurilik gri maddesinin iltihabı, daha çok çocuklarda görülen ateş, baş ağrısı, kas ağrıları, bulantı, kusma ile aniden başlayıp ağır şekillerde kaslarda atrofi ve felce uzanan virutik hastalık.

Polioensefalitis: Beyin gri maddesinin iltihabı.

Poliomyeloensefalitis: Beyin ve omurilik gri maddelerinin iltihabı, poliomiyelit ve polioensefalitin birlikte oluşu.

Ensefalitis: Beyin iltihabı.

Ensefalomyelitis: Beyin ve omuriliğin iltihabı.

Serebral abse: Beyin absesi, beyin dokusu içerisinde kapsüllü bir irin birikimi.

Neuritis: Sinir iltihabı.

Ensefalopati: Beyin dokusunda dejeneratif değişikliklerle belirgin herhangi bir hastalık.

Multiple sclerosis: Beyinde ve omurilikte yaygın demiyelinizasyon plaklarının bulunmasıyla özellik  kazanan ve yavaş yavaş ilerleyen bir merkezi sinir sistemi hastalığı.

Tremor: (İstem dışı titreme) Vücudun bir veya birkaç bölümünde görülen ve fonksiyonları birbirinin karşıtı olan kasların sırayla ve ardı ardına kasılmaları nedeniyle meydana gelen istem dışı hareketler.

Serebral palsi: Beyin felci. Pleji: Felç.

Monopleji: Bir ekstremitenin felç olması. Hemipleji: Vücudun bir yarısını etkileyen felç. Parapleji: İki bacağı tutan felç.

Quadripeji: Dört ekstremitede görülen felç. Tetrapleji: Dört ekstremitede görülen felç. Parezi: Kuvvetsizlik.

Monoparezi: Tek ekstremitede kuvvetsizlik. Hemiparezi: Vücudun bir yarısında kuvvetsizlik. Paraparezi: İki bacakta kuvvetsizlik.

Quadriparezi, tetraparezi: Dört ekstremitede görülen kuvvetsizlik.

Syringomyelia: Omurilik veya beyin sapında içi sıvı dolu bir nöroglia boşluğunun bulunması.

Tabes dorsalis: Omuriliğin arka kordonunun ve buradaki duyu yollarının yavaş fakat ilerleyici dejenerasyonu.

Trigeminal nevralji: Nervus trigeminusun dağıldığı alanlarda birdenbire ortaya çıkan kısa süreli, çok şiddetli, batma tarzında ağrı.

Bell’s paralizisi: Birdenbire ortaya çıkan tek yanlı, idiopatik yüz felci.

Periferik nöropati: Çevresel sinirlerde fonksiyon bozukluğu yapan patolojiler.

Muskuler distrofi: Sinir dokularının bozulmasına ait herhangi bir kanıt olmaksızın yalnızca kas liflerinin ilerleyici bir şekilde dejenerasyonu ve dermansızlıkla özellik kazanan bir grup kalıtsal hastalık.

Myasthenia gravis: Daha çok, sinirlerini kafa çiftlerinden alan kaslarda görülen kas yorgunluğu ve güçsüzlüğü ile özellik kazanan sinir-kas kavşağı hastalığı.

Demans: (Bunama) Yapısal nöropatolojik değişiklikler nedeniyle oluşan ve kendisini yetenek kaybıyla belli eden, ilerleyici, düzelmesi olanaksız beyin fonksiyon bozukluğu sendromudur.

Alzheimer hastalığı: Demansa yol açan dejeneratif bir hastalık.

Creutzfield-jakob hastalığı: Bir virüsün neden olduğu demansa giden hastalık.

Paralysis agitans: (Parkinson hastalığı) Orta yaşta gelişen ilerleyici bir sinir sistemi hastalığı. Bu hastalığın klinik bulguları arasında monoton ses, ellerin titremesi, yüzün anlamını yitirmesi gibi bulgular yer alır.

Lomber diskopati: Bel omurları arasındaki kıkırdaktaki yapısal bozukluk.

Servikal diskopati: Boyun omurları arasındaki kıkırdaktaki yapısal bozukluk.

Lomber disk hernisi: Bel fıtığı. Servikal disk hernisi: Boyun fıtığı.

Kompresyon fraktürü: Omurlara yük binmesiyle oluşan kırık.

Çökme fraktürü: Kafatası kemiklerinin kırılark beyne doğru batması.

Ataksi: Hareketlerin dengeli ve amacına uygun şekilde yapılmasında bozukluk.

Diskitis: Discus intervertebralis’in enfeksiyonu.

Spondilodiskitis: Hem discus intervertebralisin hemde omurların enfeksiyonu.

Spondilolistezis: Omurgada kayma.

Güz Dönem Sonu Sınavı
08.01.2022
0
Gün
0
Saat
0
Dakika
0
Saniye

Üye OlŞifremi Unuttum